Bilindiği gibi internet, içinde bulunduğumuz çağda temel bir iletişim kanalı olmasının yanı sıra çok sayıda insanın da ekonomik faaliyetler yürüttüğü, bu yolla geçimini sağladığı oldukça önemli ve yaygın kullanılan bir platformdur.
Özellikle demokratik protesto haklarını kullanan çok sayıda yurttaşın gösteri yaptığı son günlerde olduğu gibi buna benzer zamanlarda Türkiye’nin genelinde internette bant kısıtlamasına gidildiği, ülkenin tamamında internete erişimde ciddi sorunlar yaşandığı, bunun sonucunda hem haberleşme özgürlüğünün kısıtlandığı hem de çok sayıda insanın ekonomik faaliyetlerinde aksamalara neden olunduğu görülmektedir.
Bilindiği gibi güvenlikçi bir anlayışla milyonlarca insanın haberleşme özgürlüğünün kısıtlanması veya ortadan kaldırılması, tüm dünyada baskıcı rejimlerin sıklıkla başvurduğu bir sansür uygulaması olarak görülmektedir.
Kamu güvenliğini tehdit edici kimi eylemlerin internet üzerinden gerçekleştirilme olasılığı, böylesi sansürcü bir uygulamanın gerekçesi yapılamaz. Çünkü hukuk düzeni, hukuka uygun görev yapan mahkemeler ve hukuk ilkelerine göre verilmiş hâkim kararları bu gibi eylemlerin önlenmesi amacıyla kurulmuştur. Böyle bir durumda doğrudan suç oluşturan somut bir olguya dönük önleme tedbiri yerine, ihtimallerden yola çıkılarak on milyonlarca insanın haberleşme özgürlüğünün kısıtlanması veya engellenmesinin hukukla açıklanacak bir yanının olmadığı açıktır.
Bu bağlamda;
- Tüm ülkede uygulanan internet bant daraltılması uygulaması için tüm kullanıcıları kapsayan herhangi bir mahkeme kararı mevcut mudur? Mevcutsa bu karar tüm kamuoyu ile paylaşılacak mıdır?
- İnternet bant daraltılma uygulamasına hangi kurum karar vermektedir? Bu daraltmanın gerekçesi ve amacı nedir?
- İnternet bant daraltılması uygulaması neden sadece iktidara karşı toplumsal tepkilerin gerçekleştiği zamanlarda uygulanmaktadır?
- İnternet bant daraltılması uygulaması, tüm kamunun güvenliğini mi yoksa iktidarın güvenliğini mi esas almaktadır?
Bir yanıt bırakın